* Serbest piyasa verileridir

Genel

18-07-2023 Genel

Bahar: “Türkiye’de son iki yıldır ciddi bir enflasyon sorunu yaşıyoruz. Mal ve hizmet fiyatları sürekli güncellenmek zorunda kalıyor. Temmuz ayı başında yapılan asgari ücret artışı, üreticiler üzerindeki maliyet baskısını biraz daha artırdı. Bunun üzerine geçtiğimiz günlerde KDV oranlarında artış gerçekleştirildi. Son olarak akaryakıt ürünlerine yapılan zam da bunlara eklenince, mal ve hizmet üreten işletmelerimiz mecburen bu artışları, benzer oranlarda ürünlerine yansıtmak zorunda kalacak. Zaten pek çok sektörümüz oldukça düşük karlılık ile çalışıyor. Kredi kullanımı hem maliyetli hem de pratikte çok zor. Bu nedenle biz, zamların üretici ve ticaret erbabı tarafından karlılıktan feragat edilerek sübvanse edilmesinin çok zor olacağını ve mecburen ürün fiyatlarına yansıtılacağını düşünüyoruz. Devlet açısından baktığımızda bütçe açığındaki artışın ve bunun finanse edilmesi gerektiğinin; aynı şekilde cari açığın daraltılması ihtiyacının farkındayız. Nitekim bazı zamlar ithalatı kısıp cari dengeyi iyileştirme amacı da güdüyor. Ancak, gelen bu büyük zamlar en çok nihai tüketiciyi, sonra küçük esnafı ve nihai olarak da üreticileri etkileyecek. Üçüncü ve dördüncü çeyrekte bir yandan enflasyonun yükseldiğini, bir yandan iç ticaretin ve büyümenin yavaşladığını göreceğiz.”

Devamı
05-12-2022 Genel

Enflasyonda, Aralık ayından itibaren baz etkili düşüşün belirginleşeceğini ifade eden Antalya OSB ve ATSO Başkanı Ali Bahar; “2022 Kasım ayı enflasyonu bir önceki aya göre TÜFE’de yüzde 2,88, Yİ-ÜFE’de yüzde 0,74 olarak açıklandı. Yıllık enflasyon ise tüketici fiyatlarında yüzde 84,39, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 136,02 oldu. Enflasyonda Aralık ayından itibaren baz etkili düşüşün belirginleşeceği ve yıllık enflasyonun yüzde 65-68 aralığına gerileyeceği beklentisi yüksektir. Yİ-ÜFE’de baz etkili düşüş daha keskin olacak, Ekim ayında yüzde 157, Kasım ayında yüzde 136 olan yıllık artış, Aralık ayında yüzde 100’e yakınsayacaktır. Baz etkisi dışında, temel girdilerde küresel ekonomide durgunluğa bağlı fiyat düşüşleri, döviz kurlarındaki yatay seyir de enflasyon hızının yavaşlamasını sağlayacaktır” dedi.EN YÜKSEK ARTIŞIN SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİNDEKasım ayında en yüksek artışın süt ve süt ürünlerinde yaşandığını aktaran Bahar, “Kasım ayında en yüksek artış gösteren ürün yüzde 17,58 ile tereyağı olurken bu ürünü yüzde 15,71 ile taze süt ve yüzde 15,05 ile peynir izledi. En fazla düşüş ise yüzde 50,56 ile çocuk giyim olurken, bunu yüzde 2,18 ile karayolu ile şehirlerarası yolcu taşımacılığı ve yüzde 2,14 ile kadın giyim izledi. Yıllık bazda ise en yüksek artışların da sırasıyla yüzde 107,03 ile ulaştırma, yüzde 102,55 ile gıda ve alkolsüz içecekler gruplarında gerçekleşti. Önümüzdeki aylarda ÜFE’de çift haneleri, TÜFE’de yüzde 50’leri konuşmaya başlayacak olmamız enflasyonun halen yüksek kaldığı gerçeğini ve enflasyon ataleti riskini unutturmamalıdır” şeklinde konuştu.HAYAT PAHALILIĞIEnflasyon hızının yavaşlamasına rağmen hayat pahalılığının etkisinin hissedilmeye devam edeceğini söyleyen Bahar, gıda enflasyonuna dikkat çekerek şunları söyledi; “Enflasyon hızında yavaşlamaya rağmen hayat pahalılığının devam edecek olması ve özellikle gıda enflasyonunun yapısal sorunların da katkısıyla yüksek kalması üzerinde durulması gereken bir husustur. Kasım ayında sebze ve meyvede mevsim geçişi fiyat artırıcı rol oynamıştır. Süt ürünlerindeki maliyet ve fiyat artışları uzun zamandır sektörün gündeminde olan bir konudur. Tarım sektörü yem maliyetleri dışında, akaryakıt, doğal gaz gibi girdi maliyetlerindeki artıştan da doğrudan etkilenen bir sektördür. Yem maliyetlerinde artışla birlikte et fiyatlarının baskılanması besi sektöründe arzı daraltmış ve bu durum süt ürünlerine yansımış bulunmaktadır. Tarım ve Orman Bakanlığı ve TÜİK verileri süt üretiminde düşüş eğilimini ortaya koymaktadır. Dolayısıyla gıda enflasyonuna doğru teşhis konulmalı, piyasa dinamikleri bozulmamalı, tarımda girdi ve üretim desteklerinin artırılmalı, besi sektörünün sorunları hızla çözüme kavuşturulmalıdır.”ENFLASYON BASKISI“Kasım ayında Yİ-ÜFE artışında da TÜFE’de olduğu gibi gıda ürünlerinin etkili olduğu, gıda dışında çimento, cam gibi mineral ürünler, kağıt gibi girdilerde fiyat artışlarının devam ettiği, demir-çelik, akaryakıt gibi girdilerde enflasyon baskısının azaldığı görülmektedir. Yİ-ÜFE’de aylık olarak madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 4,99 artış, imalatta yüzde 2,01 artış, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 5,17 azalış ve su temininde yüzde 3,39 artış kaydedilmiştir. Yİ-ÜFE gelişmelerinde küresel resesyon riskleri dışında petrol ve tahıl fiyatlarında jeopolitik gelişmelerin etkisinin de belirleyici olmasını bekliyoruz.”

Devamı
01-12-2022 Genel

Bakanlık tarafından yapılan ilk denetimde dört yıldız belgesi almaya hak kazandıkları için mutlu olduklarını ifade eden Antalya OSB Best Western VIB Otel Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mustafa Cengiz, “2017 yılından beri Antalya Organize Sanayi Bölgesi’ndeki otelimizde misafirlerimize gerek konfor gerek hizmet kalitesi bakımından üst düzeyde hizmet veriyoruz. 4 yıldız belgesi ile dünya standartlarındaki hizmet kalitemizi taçlandırmış olduk” dedi.İLK DENETİMDE 4 YILDIZI ALDITürkiye Turizmi Geliştirme Ajansı ile birlikte artık bütün konaklama tesislerinin bakanlık denetimi altına girme ve belge alma zorunluluğu bulunduğunu belirten Cengiz, “Daha önce Antalya OSB Bölge Müdürlüğü’nün iş yeri açma ruhsatı ile hizmet veriyor iken yeni uygulama ile basit konaklama belgesi yerine Turizm ve Kültür Bakanlığına başvuru yaparak otelimizin hak ettiği 4 yıldız belgesini almayı uygun gördük. Bakanlık müfettişleri, otelimizi A’dan Z’ye denetledi. Başarılı bir şekilde denetlemeyi geçtik. Personel yeterliliği, alt yapı, fiziksel yeterlilik gibi kriterlerde yapılan denetimlerde hiçbir olumsuzlukla karşılaşmadan dört yıldızlı belgeyi almaya hak kazandık. Best Western VIB konsepti dünyada ilk kez Antalya OSB’de uygulanmıştı. Şimdi Türkiye’deki organize sanayi bölgeleri sınırları içindeki ilk dört yıldızlı oteliz” diye konuştu.OSB YÖNETİMİNE TEŞEKKÜROtelin bir vizyon projesi olduğunu belirten Cengiz, “Biz konaklama sektörüne yeni bir soluk getirdik. Antalya OSB yönetimi en başından beri, proje gereksinimlerini fazlasıyla yerine getirerek bu vizyona artı değerler kattı. Türkiye hariç 100’e yakın farklı ülkeden misafirlerimiz oldu. Misafirlerimiz otelimizden üst düzey bir memnuniyetle ayrılıyor. Bölge sanayicilerimize ilgileri nedeniyle teşekkür ediyorum. Ekibimizle birlikte üst düzey hizmet standardını buranın yaşayan bir kültürü haline getirip sürdürülebilirliğini sağladık. Bu özverinin fark edilip Bakanlığımızın dört yıldıza layık görmesi bizleri gururlandırdı” ifadelerini kullandı.ALİ BAHAR: GURUR VERİCİAntalya Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Ali Bahar da, Antalya OSB Best Western VIB Otel’in Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından dört yıldızla belgelendirilmesinden büyük memnuniyet duyduklarını söyledi. Antalya’nın konaklama tesisleri ile dünyanın en önemli turizm destinasyonlarından biri olduğunu belirten Ali Bahar “Antalya Organize Sanayi Bölgesi’ndeki otelimizin Bakanlık tarafından yapılan tüm denetimlerden başarıyla çıkması ve 4 yıldız alması gurur verici. Fabrikaların yanına otel açma fikri, kulağa ilk başta ütopik geliyordu ama geldiğimiz noktada ne büyük bir gereklilik olduğu anlaşıldı. Bölge sanayicisine hem zaman hem de maliyet avantajı kazandırdı. Otelimiz, sanayicilerimize yoğun iş temposunda nefes alabilecekleri, dostlarıyla bir araya gelebilecekleri, misafirlerini ağırlayabilecekleri kaliteli bir ortam sunuyor. Konsepti ile otelcilik sektörüne yeni bir tarz, yeni bir anlayış getirdi. Otel yönetimimizi ve çalışanlarını kutluyorum” dedi.

Devamı
22-01-2022 Genel

İmalat sanayindeki enerji sorunu giderek artıyor. 21 Ocak’tan itibaren fabrikaların kullandığı doğalgazda yüzde 40 oranında kısıtlamaya gidilmişken, 24 Ocak pazartesi gününden itibaren Türkiye’deki tüm OSB’lerde 3 ila 4 gün sürecek elektrik kısıntıları uygulanacağı açıklandı. TEİAŞ tarafından sözlü olarak yapılan bildirimin resmi yazı ile iletilmesi halinde, ülke üretimi en az 3 gün duracak.EN AZ 3 GÜNEnerji alanında yaşanan sorunları bir kartopunun çığa dönüşmesine benzeten Antalya Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Ali Bahar, “Dağıtım hatlarındaki teknik bir aksaklık olarak ifade edilen doğalgaz tedarik sorunu, bir kartopunun çığa dönüşmesi gibi katlanarak büyümektedir. Bu aksaklık nedeniyle önce fabrikalarımıza sağlanan doğalgaz akışı BOTAŞ tarafından alınan bir karar ile yüzde 40 oranında kısıtlandırılmıştı. Fakat bu kartopunun ilk yuvarlanışıymış. Tedarik sorunu, doğalgazdan elektrik üreten santrallerin üretimini sekteye uğratınca, şimdi devasa bir elektrik tedarik sorunu ile karşı karşıya kaldık. OSB’lerimizdeki fabrikalarımıza doğalgazdan sonra şimdi de elektrik kısıntısına gidileceği bildirilmiştir. Önümüzdeki hafta itibariyle Türkiye’deki tüm OSB’lerde 3 ila 4 tam gün elektrik kısıntısı uygulanacağı TEİAŞ tarafından sözlü olarak bildirilmiş, ancak tarafımıza henüz yazılı, resmi bir bildirimde bunulmamıştır” dedi.YENİ BİR DÜZENLEME TALEBİÜlkemizde bir enerji krizi yaşanıyor ise bu sorunun toplumun tüm kesimlerinin ortak bir şekilde sırtlaması gerektiğini düşündüklerini ifade eden Bahar, “OSB’lerimizde üretimini 7/24 sürdürmek zorunda olan, en ufak bir aksaklıkta üretimi uzun süre duracak, stoku çöp olacak fabrikalarımız vardır. Ülke imalatının 3 gün süreyle durdurulması hayal bile edilmemesi gereken korkunç bir şeyken, bunun eyleme geçirilmesi çok daha korkunç ve tehlikelidir. Örneğin soğuk hava depoları olan sanayicilerimizin, örneğin kesim yapan sanayicilerimizin, örneğin süt fabrikalarımızın uğrayacağı zarar nasıl tanzim edilecektir. OSB’mizdeki süt fabrikalarımız günlük 400 ton süt almaktadır. Üretim yapamadığı için bu sütü alamayacağından o süt ziyan olacaktır. Dezenfektan yapan sanayicilerimiz vardır. Dünyanın pandemiyle boğuştuğu bir ortamda dezenfektan üretiminin durması salgına yeni bir ivme kazandırabilir. Günlük yemek çıkaran fabrikalarımız vardır, gıda tedariki sekteye uğrayacaktır. Otellere hizmet veren çamaşırhanelerimiz duracaktır, turizm sekteye uğrayacaktır. Lojistik operasyonları sekteye uğrayacaktır. Tüm bunları göz önünde bulundurduğumuzda bunun sanayiciye yansıtılmasının ne kadar yanlış olduğu ortadadır. Bu kısıtlama konusunda yeniden bir düzenleme yapılmasını ivedi olarak talep etmekteyiz” şeklinde konuştu.ENFLASYONDA TELAFİSİ MÜMKÜN OLMAYAN SENARYOKararın üretim, ihracat ve istihdamda büyük sorunlara yol açacağını aktaran Bahar, “Sözleşmeye ve akide bağlanmış birçok siparişimiz bulunmaktadır. Firmalarımız büyük kayıp ve zarara uğrayacaktır. Tarım, imalat ve lojistik sektörü günlük dönen, günlük ihtiyaçları olan hayati öneme sahip sektörlerdir. Bu sektörlerin sekteye uğraması, ülke çağında büyük bir tedarik sıkıntısını beraberinde getirebilir. Ayrıca ülkede üretimin durması toplumda infiale neden olmakla birlikte stokçuluğu da körükleyebilir, özellikle dezavantajlı kesimlerin temel ihtiyaç maddelerine erişiminde sorunlar yaşanabilir. Toplum psikolojisinin böyle devasa bir sorunu kabullenmeye hazır olduğunu düşünmüyoruz. Şu anki durum haftalık bir plandır ve 3 günü içermektedir. Devamındaki günlerde ne olacağını bilmiyoruz. Belirsizlik ortamı yeni bir boyut kazanmış ve daha da kronikleşmiştir. Bu bizim program yapmamızın önünde büyük bir engel teşkil etmektedir. Unutulmamalıdır ki bu tip belirsizlikler enflasyonda telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurabilir” diye konuştu.

Devamı
22-11-2021 Genel

Uyguladığı yüksek navlun fiyatları nedeniyle Antalya iş dünyası tarafından sıklıkla sert eleştirilere maruz kalan Antalya Limanı, bu kez de işletme süresinin ihale yapılmaksızın 19 yıl daha uzatılmak istenmesiyle gündeme geldi. 49 yıldan kısa süreliğine özelleştirilen limanların işletme sürelerinin ihalesiz uzatılmasını öngören bir maddenin, Torba Kanun Teklifine eklenmesiyle dikkatleri üzerine toplayan Antalya Limanı, 1998 yılında 30 yıllığına özelleştirilmişti. Özelleştirme, dolayısıyla işletme süresi de 2028 yılında sona erecek olan Antalya Limanı’nın işletme hakkı, 2021 yılı Ocak ayında 140 milyon dolar karşılığında Katarlı QTerminals şirketine devredilmişti. Söz konusu maddenin yer aldığı Torba Kanun Teklifinin yasalaşması halinde Antalya Limanı, ihale yapılmaksızın 2047 yılına kadar Katarlı QTerminals şirketinin olacak.VAZGEÇMEDİK, VAZGEÇMEYECEĞİZYıllardır Antalya Limanı’nın ihaleye çıkacağı günü beklediklerini, geçmişte defaatle deklare ettikleri gibi bugünde Antalya Limanı’na talip olduklarını belirten Antalya Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, söz konusu maddenin geri çekilmesini ve Devletin konuya büyüteçle bakıp ihracatın önünü açacak, kente ait bir değeri şehre kazandırma anlayışıyla hareket etmesini talep etti. Limanın uzun yıllardır Antalya’nın kanayan yarası olduğunu belirten Bahar, “Vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz. Geçmişte olduğu gibi bugünde Antalya Limanı’nın işletmesine talibiz. Liman, Antalya’nın en önemli ekonomik değerlerinden biridir, Antalya’nın geleceğine ipotek konmasına seyirci kalamayız. Liman, Antalyalıların iradesiyle Antalya’nın idaresinde olmalıdır” diyerek tepkisini ve kararlılığını dile getirdi.SANAYİCİ LİMANI KULLANAMIYORAntalya OSB sanayicilerinin uygulanan yüksek navlun ücretleri nedeniyle uzun yıllardır Antalya Limanı’nı kullanamadığını, sanayicilerin kendilerinden limanın iyileştirilmesi ve yaşanan sıkıntıların giderilmesi için sıklıkla talepte bulunduğunu aktaran Bahar, “Bölge sanayicilerimiz ürünlerini karayoluyla İzmir ya da Mersin limanlarına gönderip ihracatlarını bu illerimizden yapıyor. Çünkü Antalya Limanı, üzerine karayolu lojistik maliyeti eklenmesine rağmen, İzmir ya da Mersin’deki limanlardan çok daha pahalıdır. Yıllardır bu zihniyet ile mücadele eden Antalya iş dünyasının bu soruna artı 19 yıl daha katlanması mümkün değildir. Şehrin dinamikleri ile birlikte Antalya Limanı’nın işletmesine talibiz. Antalya OSB olarak, çok daha iyi bir şekilde, kar amacı gütmeden Antalya Limanı’nı işleterek kent ekonomisine katkı sağlamak istiyoruz” dedi.YENİ BİR SÜREÇLimandaki sorunlarla ilgili çözüm önerilerini dile getiren Bahar; “Özelleştirme süresi dolduğunda Devletimiz yeni bir süreç başlatır, ister sadece 19 yıllığına ya da ister 49 yıllığına Antalya Limanı’nı özelleştirir ve bir ihale düzenler. İhalenin gereksinimlerini karşılayan firma da Antalya Limanı’nın yeni işletmecisi olur. Tüm sanayicilerimiz ile konuyu yakından takip etmeye ve Antalya Limanı’ndaki sorunların son bulması için çözümler geliştirmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

Devamı
01-11-2021 Genel

Antalya Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü, T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi ve Verimlilik Genel Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen Türkiye’de KOBİ’lerde Enerji Verimli Motorların Teşvik Edilmesi Projesinin (TEVMOT) Süreç Değerlendirme Toplantısına ev sahipliği yaptı. Stratejik Araştırmalar ve Verimlilik Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Gül Taşkıran Battal ve proje ekibinin yer aldığı toplantıda TEVMOT Motor Değişim ve KOSGEB hibe süreçleri ile ilgili bilgilendirme yapılıp sanayicilerin görüşleri alındı.Proje kapsamında motor değişimi yapan Antalya OSB katılımcısı Halim Kırtız Gıda Sanayi A.Ş. (Nar Un), WBT Tarım Ürünleri San. ve Tic. A.Ş. ile Bülbül Akü ve Malzemeleri Sanayi Ticaret A.Ş. firmaları ziyaret edilerek incelemelerde bulunuldu.TEVMOT Proje ekibi Antalya OSB’deki temaslarını, Bölge Müdürü İlhan Metin önderliğinde proje anısına ağaç dikerek tamamladı.

Devamı
20-10-2021 Genel

Antalya Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, Akdeniz Sanayi Sitesi Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Öztürk’ü ziyaret etti. Antalya OSB Eğitim Komisyonu Üyesi Aydın Topuz, Akdeniz Sanayi Sitesi Kooperatifi Yönetim Kurulu Üyeleri Şaban Tuhan, Mustafa Üzün, Genel Sekreter Kadir Kaya, Muhasip Üye Süleyman Okatan, Denetim Kurulu Üyesi İsmail Çeltik ile Antalya Marangozlar Odası Başkanı Kemal Evyapan’ın da bulunduğu toplantıda Akdeniz Sanayi Sitesi’nin genişleme çalışmaları, eğitime ve öğrencilere sağlanan destekler ile Antalya OSB ile Akdeniz Sanayi Sitesi iş birliği ile hayata geçirebilecek projeler değerlendirildi.GENİŞLEME ÇALIŞMALARIBaşkan Mehmet Öztürk ve yönetim kurulu üyelerinin özverili çalışmaları sonucunda Kooperatife ait arazinde yaşanan işgali probleminin sona erdiğini, bu alana 200’den fazla yeni dükkan yapılmasının planlandığını belirten Başkan Ali Bahar, Antalya sanayisine ve ekonomisine sağladıkları destekler için Başkan Öztürk ve ekibine teşekkür etti. Akdeniz Sanayi Sitesi’nin çok önemli işleri imza atmanın arifesinde olduğuna dikkat çeken Başkan Bahar, “Akdeniz Sanayi Sitesi’nin genişleme alanları ile ilgili yapmış olduğu atılımı yerinde görüp değerlendirdik. Sayın Başkan ve ekibinin gerçekten çok iyi yaklaşımları var. Yeni dükkanların faaliyete geçmesi ciddi bir istihdam potansiyeli oluşturmakla kalmayacak ayrıca Akdeniz Sanayi Sitesi’nin yarattığı katma değerin, kent ekonomisine olan katkısının katlanarak artmasına vesile olacaktır” dedi.ORTAK PROJELERBaşkan Mehmet Öztürk ve ekibinin barınma sorunu yaşayan öğrencilere de el uzattığına vurgu yapan Başkan Bahar, “Yurt ihtiyacı ülkemizin bilinen bir gerçeği. Başkan Mehmet Öztürk ve ekibinin bu konuda Büyükşehir Belediyemize destek olduklarını, bulundukları komplekste bir yurt oluşturmak suretiyle gençlerimizin barınma ihtiyacına, yurt ihtiyacına çok ciddi katkı sağladıklarına büyük bir memnuniyetle şahit olduk” ifadelerini kullandı. Görüşme kapsamında çıraklık, kalfalık ve Antalya OSB Teknik Koleji üçgeninde birlikte çalışma yapabilecekleri çok fazla alan olduğunu tespit ettiklerini aktaran Başkan Bahar, sözlerine şu şekilde devam etti; “Karşılıklı istişareler sonucu Antalya Organize Sanayi Bölgemiz ile Akdeniz Sanayi Sitemizin birlikte yapabileceği çok fazla şey olduğunu gördük ve bu konuda kendi proje ekiplerimizi çalıştırmaya başladık. Sayın Öztürk ve yönetiminin bu konuda çok iyimser olduklarını ve beraber çalışmak konusunda en az bizler kadar istekli olmalarını görmemiz bizleri de son derece memnun etti. Antalya OSB ile Akdeniz Sanayi Sitesi birlikte yapacağı projeler ile Antalya’mıza değer katmaya devam edecek.

Devamı
23-08-2021 Genel

İklim değişikliğinin bir sonucu olarak ardı ardına yaşanan sel ve yangın gibi doğal afetler, çok sayıda can kaybına ve milyonlarca liralık hasara neden oldu. TBMM İklim Araştırma Komisyonu tarafından hazırlanan rapora göre aşırı hava olaylarının Türkiye’nin normali haline geleceğini ve yakın gelecekte yangın, sel ve şiddetli fırtına gibi afetlerin daha sık yaşanabileceğine dikkat çeken Antalya Organize Sanayi Bölgesi (Antalya OSB) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, bu olayların can güvenliğini tehdit etmekle birlikte ağır ekonomik bedellerinin olacağını söyledi. İklim değişikliği ile mücadelede yeşil dönüşümün önemine değinen Bahar, olası afetlerde yaşanacak ekonomik kayıpların telafisi için sigortacılık sektöründe devrim niteliğinde yapısal reformlar yapılması gerektiğini belirtti.SEKTÖR PROFESYONELLEŞMELİSigortacılık sektörünün profesyonelleşmesi gerektiğini, bunun da sigorta acentelerinin güçlendirilmesiyle mümkün olabileceğini aktaran Bahar, “Manavgat’ta yaşanan orman yangını, Karadeniz Bölgesi’nde art arda meydana gelen sel felaketleri, yılların emeği olan birikimin, sahip olduğunuz tüm maddi varlıkların bir anda yok olup gidebileceğini çok acı bir şekilde tecrübe etmemize neden oldu. Bu afetlerde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyor, yöre halkına da geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Devletimiz güçlü elini hemen bu bölgelerin üzerine koyarak yaraları sarmaya başladı. Ancak, bu olaylar bizim normalimiz haline gelecek ise hem alt yapımızı hem müdahale gücümüzü hem de telafi süreçlerini yeniden gözden geçirmeli, günün ve geleceğin ihtiyaçlarına göre modernize etmeliyiz. Sanayi sektörü olarak bir fabrikanın ne kadar zor ve meşakkatli bir süreç sonunda kurulduğunu çok iyi biliyoruz. Fabrikalarımızın ya da organize sanayi bölgelerimizin olası bir afetten etkilenmesi, yangın ya da sel gibi olaylar nedeniyle fabrikaların üretime ara vermek zorunda kalması, önce kent akabinde de ülke ekonomisinde kayıplara neden olacaktır. Bu kaybın telafi edilerek, aynısının kısa sürede yerine konmasında sigortacılık sektörü hayati öneme sahiptir. Sektör, adı gibi ülke ekonomisinin sigortası konumundadır. Geldiğimiz noktada sektörün daha güçlü temsil edilmesi ve her anlamda profesyonelleşmesi için faaliyetlerinin, sigorta acenteleri tarafından kurulacak bir oda tarafından sevk ve idare edilmesi kaçınılmaz bir gereklilik olarak görülmelidir” dedi.GEÇMİŞ DENEYİMLERAntalya OSB’de son 3 yılda 2 büyük yangın felaketi yaşandığını ve sektörünün lideri konumundaki iki fabrikanın kullanılamaz hale geldiğini hatırlatan Bahar, “20 yılı aşkın bir emeğin sonucunda kurulmuş 2 dev tesisimiz, 2 saat gibi kısa sürede yok oldu. Ancak çok kısa sürede yerlerine daha iyisi ve daha yenisi yapılıp, üretime devam edildi. Kaybın çok büyük bir kısmının telafi edilip daha iyisinin yapılmasındaki en önemli etken, kusursuz hazırlanmış sigorta poliçeleridir. Her sigorta poliçesi maalesef ki kusursuz değildir, kusursuz poliçe; sanayicinin konuya gösterdiği hassasiyet ile işini doğru yapan sigorta acentesinin eseridir. Fabrikalarımızı yangın, deprem, sel, iş kazası gibi her türlü olumsuzluklarda tam anlamıyla koruyacak bir sigortanın tesisi için, sigortacılık sektörünün güçlendirilmesi şarttır. Acenteler tarafından kurulacak bağımsız meslek odası, ilgili yasa ve mevzuatların doğru çıkmasından sektörün gerektiği gibi temsil edilmesine, kamuoyunun bilinçlendirilmesi için eğitim ve farkındalık çalışmalarından, acentelerin denetlenmesine kadar birçok kritik noktada çözüm odaklı faaliyetlerde bulunup hem sektörün hem de ülke ekonomisinin güçlenmesine vesile olacaktır” şeklinde konuştu.SEKTÖR HIZLI BÜYÜYORSektörün hızla büyüdüğüne vurgu yapan Bahar, “Şu an Türkiye’de 17 bin kadar sigorta acentesi faaliyet göstermekte ve sektör yaklaşık 230 bin kişiye istihdam sağlamaktadır. Gayri safi milli hasılanın 1,3’nü oluşturan, hayati sorumlulukları üstlenen, aslında kötü gün dostu olan sigortacılık sektörü, ekonomimizin de teminatı olacaktır. Bu şekilde Türk sigorta sektörünün penetrasyon sorunu, Türk sigorta sektörünün en büyük dağıtım ve üretim kanalı olan acentelerin güçlü gayretleri, iradesi ile yüzde 1,3’lerden yüzde 4-5 seviyelerine çıkarılabilir ki bu da dünya ölçeğinde ülkemiz adına önemli bir gelişme olacaktır. Güçlü bir sigortacılık sektörü güçlü bir ekonominin olmazsa olmazıdır. Geleceğe güvenle bakan firmalar yatırım yapar, geleceğin teminatı da kusursuz bir sigorta poliçesidir. Kusursuz sigorta poliçesinin de güçlü ve bağımsız sigorta acenteleri vasıtasıyla mümkün olacağına inanıyor ve sigorta acentelerine atacakları her adımda mücadelelerine destek vereceğimizi ifade ediyoruz” şeklinde konuştu. 

Devamı
01-04-2021 Genel

On üç maçlık yenilmezlik serisine Türkiye Kupası finalistliğini de ekleyen Fraport TAV Antalyaspor, Antalyalılara üçüncü bir sevinç yaşattı. Mustafa Yılmaz Başkanlığındaki Antalyaspor Yönetimi, çok kısa bir sürede kulübün finansal sorunlarını çözüp UEFA Kulüp Lisansını alarak, takımın Türkiye Kupasını kazanması halinde UEFA Avrupa Ligi’nde mücadele edebilmesine imkan sağladı. Kulübün UEFA Kulüp Lisansı alabilmesine engel olan ihtilaflı dosyaları sonuca bağlayan yönetim, Antalyaspor’un UEFA’da mücadele etmesi için gerekli tüm finansal şartları yerine getirmekle kalmadı kulübün transfer engelini de kaldırdı.TAKIMINA SAHİP ÇIK ANTALYAMustafa Yılmaz başkanlığındaki Antalyaspor’un yeni yönetiminde 8 Antalya Organize Sanayi Bölgesi sanayici bulunduğunu, bu nedenle Antalyaspor’un elde ettiği her yeni başarının Bölgede ayrı bir yankı bulduğunu belirten Antalya OSB Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, “Bugün yönetiminde birbirinden değerli 8 Antalya OSB sanayicisi olan Antalyaspor’umuzun ard arda elde ettiği başarılar, göğsümüzün bir nebze daha fazla kabarmasına vesile olmaktadır. Antalyaspor, hiç şüphesiz kentin en değerli markasıdır. Antalyalı olsun olmasın, bu şehirde yaşayan, bu şehirde iş, aş ve aile sahibi olmuş herkes, gerektiğinde Antalyaspor’a gereken desteği sağlamakla mükelleftir. Çünkü Antalya sahip olduğu değerler ile Antalya’dır ve Antalyaspor en kıymetlimizdir. Antalyaspor yönetimi, uzun bir süredir var olan finansal sorunları özverili çalışmaları ile çok kısa bir sürede çözüme kavuşturarak takıma Avrupa vizesini kazandırmıştır. Akreplerimizin de Türkiye Kupası final maçında cansiperane bir mücadele sergileyip, Antalyalılara Türkiye Kupası sevincini yaşatacaklarına adımız kadar eminiz. Kulüp yönetiminin kampanya sloganında da belirttiği gibi ‘Bugünden sonra kol kola, omuz omuza, yürek yüreğe, tek vücut olarak final yürüyüşümüz başlamıştır.’ Finale sadece takım olarak değil şehir olarak hazırlanmalı, takımımıza sahip çıkıp destek olmalıyız” dedi. Başkan Bahar, tüm Antalyalıları, kulüp tarafından başlatılan Bayrak Kampanyasına katılmaya davet ederek kentin cadde ve sokaklarının kırmızı-beyaz ile süslenmesinin Türkiye Kupası finali öncesi takıma hem büyük bir moral hem de maddi kazanç sağlayacağını belirtip, herkesin en az bir bayrak alarak evine, aracına veya iş yerine asmasını istedi.

Devamı
25-02-2021 Genel

Mart ayı itibariyle başlayacak normalleşme sürecinin özellikle turizm bölgelerinde sürdürülebilir olması için üretim ve hizmet sektörü çalışanlarına aşılamada öncelik tanınması gerektiğini belirten Antalya Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, “Üretim ve hizmet sektörleri yüz binlerle ifade edilen sayıda kişiye istihdam sağlamaktadır. Turizm tesislerinde, sanayi kuruluşlarında kalabalık insan grupları işin doğası gereği bir arada bulunmak ve birbirleri ile etkileşimde bulunarak çalışmak durumundadırlar, dolayısıyla da bulaşıya açıktırlar. Bu iki sektör çalışanlarına aşılamada öncelik tanınması ve özellikle Antalya gibi turizm bölgelerinde aşılamanın Mart ayı sonuna kadar tamamlanması salgının önlenmesine, normalleşme sürecinin hızlanmasına ve ekonomik kalkınmanın ivmelenmesine çok önemli katkılar sağlayacaktır” dedi.YENİ BİR BAŞARI HİKAYESİHizmet sektörü ile üretim sektörünün birbirinden ayrılmaz bir bütün olduğuna dikkat çeken Başkan Bahar, “Antalya ekonomisinin temelini bu iki sektör oluşturmaktadır. Ayrıca Antalya’daki hemen her hanede bu sektörlerde çalışan, bu sektörler ile temaslı en az bir kişi bulunmaktadır. Aşılamada üretim ve hizmet sektörü çalışanlarına öncelik tanınması pozitif vaka sayılarında ciddi düşüşler yaşanmasına, dolayısıyla da sorunsuz bir turizm sezonu geçirilmesine neden olacaktır. Sektör çalışanları Mart ayı sonuna kadar aşılanır ve bu durum uluslararası arenada kapsamlı bir tanıtım atağı ile birleştirilirse, turizmde ve üretimde hedeflenen rakamların çok üstünde performans sergilenebilir, Antalya 2021 yılında yeni bir başarı hikayesine imza atabilir” ifadelerini kullandı.TÜM ÇALIŞANLARI AŞI OLMAYA DAVET ETTİSektör çalışanlarından aşılamaya pozitif bir yaklaşım sergilemelerini de talep eden Başkan Bahar, “Aşı olma kararı pandemi gibi olağanüstü durumlarda bireysel bir karar ve eylem olmanın yanı sıra, toplum sağlığı ve düzeni için bir gerekliliktir. Bu süreçte yapılacak aşılama kişiyi korumak için değil ailenizi, sevdiklerimizi, toplumu, ülkemizi, ekonomimizi, yani geleceğimizi güvence altına almak için yapılacaktır. Aşılanmak yerine hastalığı geçirmeyi seçmenin, geri dönüşü olmayan, çok ağır bedelleri olabilir. Dolayısıyla tek çare aşıdır, bilimdir” şeklinde konuştu.

Devamı
23-02-2021 Genel

Pandemi döneminde istihdamı korumak adına atılan en önemli adımlardan biri olan Kısa Çalışma Ödeneğinin süresi son defa uzatıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “Ödeneğin süresini son defa olarak Mart ayı sonuna kadar uzatıyoruz” şeklindeki açıklamasıyla Kısa Çalışma Ödeneğinin 31 Mart’ta sona ereceğini ifade etti.KÇÖ UZATILSIN ÇAĞRISIKovid-19’un ekonomi ve istihdama olan olumsuz etkilerinin azaltılması amacıyla geçen yıldan bu yana işletmelere sağlanan Kısa Çalışma Ödeneği desteğinin, istihdamın korunmasında çok önemli bir rol oynadığını aktaran Antalya Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, ödeneğin sona ereceği 31 Mart tarihi için, “erken, özellikle de turizm bölgeleri ile küçük ve orta ölçekli işletmeler açısından riskli bir karar” açıklamasında bulundu. Bahar, daha önce yapılan sosyal düzenleme ile Cumhurbaşkanına kısa çalışma ödeneği destek süresini 30 Haziran 2021’e kadar uzatma yetkisi verildiğini hatırlatarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan kendisine tanınan bu yetkiyi kullanması yönündeki talebini dile getirdi. ÇÖZÜM LOKAL, UYGULAMA GENEL1 Mart itibariyle uygulanacak yerinde karar dönemi ile normalleşmenin kademeli olarak başlayacağını hatırlatan Başkan Bahar, “Normalleşmenin seyrini salgının seyri belirleyecektir. Dolayısıyla kısıtlamaların hangi illerde kaldırılacağı ya da kaldırılan kısıtlamaların ne kadar süreceği belirsizdir. Salgına karşı mücadelenin lokale indirgendiği bir dönemde Antalya ve diğer turizm bölgelerini, turizm işletmelerini, tedarikçileri, sanayicileri ve esnaf ile birlikte geneli kapsayan bir uygulama, yeni sorunları beraberinde getirebilir. Kısıtlamalar kalkmış, işletmeler açılmış, hayat normale dönmüş iken vaka sayılarındaki ani bir artış kısıtlamaların tekrar uygulanmasına ve işletmelerin yeniden kapanmasına neden olacaktır. Gerçekleşmesi yüksek olasılığa sahip böyle bir durumda, Kısa Çalışma Ödeneği gibi çok önemli bir destekten mahrum kalan işletmeler, bugüne kıyasla çok daha zor günler geçirecektir” dedi.DENGE KORUNMALIMevcut dengenin korunması için Kısa Çalışma Ödeneğinin sürdürülmesi gerektiğine dikkat çeken Bahar, “Devletimiz, normalleşmenin ilk adımlarının atılacağı Mart ayı boyunca, işletmelere Kısa Çalışma Ödeneği desteğini sürdürmeye devam edecek,  bu çözüm odaklı ve oldukça iyi niyetli bir yaklaşımdır. Ancak öyle sektörler ve işletmeler var ki aylardır kapıları kapalıdır. Özellikle turizm ve turizm tedarikçisi sektörler ile yeme-içme sektörünün 1 aylık süre zarfında eski performanslarını yakalayabilmesi mümkün değildir. Kapalı kalınan onca zamana, biriken onca borca, değişen tüketici alışkanlıklarına, alım gücündeki değişimlere ve halen tüm gücüyle devam eden salgın riski göz önüne alındığında işletmeleri çetin bir sınav beklemektedir. Kısa Çalışma Ödeneğinin kaldırılıp, işten çıkarma yasağının sürdürülmesi halinde, işletme sahiplerinin omuzlarına ekstra bir yük daha binecektir. İşten çıkarma yasağının kaldırılması halinde ise istihdamda çok büyük kayıplar yaşanabilir. Mevcut dengenin korunması için Kısa Çalışma Ödeneğinin 30 Haziran’a kadar sürmesi gereklidir” ifadelerini kullandı.‘GÜCÜMÜZE GÜÇ KATAR’Pandeminin ilk döneminde Antalya’nın tüm dünyaya turizm dersi verdiğini hatırlatan Bahar, “Antalya olarak bizler, tüm gücümüzle üzerimize düşeni yapmaya hazırız. Bütün hazırlıklarımız tamam, geçen yıldan çok daha iyi bir turizm sezonu geçireceğimize eminiz. Pandeminin seyrinde olağanüstü bir değişim yaşanmaz ve özellikle mutasyon nedeniyle ülke sınırlarının kapanması gündeme gelmez ise Antalya turizmde elde edeceği başarılar ile ülkesine ve milletine gerekli desteği sağlayacaktır. Beklenenin gerçekleşmesi ve başarılı bir yıl geçirmek için tüm süreçlerin sıfır hata ile yönetilmesi gerekmektedir. Başta aşılama ve Kısa Çalışma Ödeneği olmak üzere, özellikle turizm bölgelerindeki işletmelere sağlanan desteklerin 30 Haziran’a kadar sürdürülmesi ülkemizin ve milletimizin menfaati olacaktır. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Kısa Çalışma Ödeneğini 30 Haziran 2021’e kadar uzatma yetkisini kullanarak, Mart ayı ile başlayacak normalleşme sürecinde de devletimizin güçlü elini işletmelerimizin üzerinde tutması, gücümüze güç katacaktır” şeklinde konuştu.

Devamı
03-02-2021 Genel

Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK), organize sanayi bölgelerinde üretim yapan 64 bin sanayi tesisini kapsayacak OSBÜK-OSB Yıldızları-İlk 500 Araştırmasını başlattı. Bu yıl ilki yapılacak araştırma ile, OSB’lerdeki sanayi tesisleri ihracattan istihdama, Ar-Ge’den dijital dönüşüme kadar birçok alanda değerlendirilecek ve araştırmanın sonuçları kamuoyuyla paylaşılacak. “OSBÜK-OSB Yıldızları-İlk 500 Araştırması” ile ilgili bilgi veren OSBÜK Başkanı Memiş Kütükcü, sahadaki veri toplama çalışmalarının 1 Şubat itibariyle başladığını, hedeflerinin OSB’lerde üretim yapan sanayi tesislerinin verilerini daha sağlam bir şekilde analiz ederek, Türkiye’nin kalkınmasına daha güçlü destek vermek olduğunu vurguladı.Sınırları aşan bir başarı öyküsü Türkiye’de 1961 yılında başlayan OSB’leşme hikayesinin sınırları aşan bir başarı öyküsüne dönüştüğünün altını çizen Kütükcü, şunları söyledi: “Şu anda 81 şehrimizde 347 organize sanayi bölgemiz var. Türkiye’de sanayi üretiminin yüzde 40’ını gerçekleştiren, 2 milyon 100 bin insanımıza doğrudan istihdam sağlayan organize sanayi bölgelerimizin başarı öyküsü artık sınırları aşmış durumda. OSBÜK olarak, OSB’lerimizin bu başarı öyküsünü ulusal ve uluslararası alanda tanıtmak için yeni bir süreç başlattık. 1 Şubat itibariyle saha çalışmalarını başlattığımız ‘OSBÜK- OSB Yıldızları -OSB’ler İlk 500 Firma Araştırması’ çalışmamızı her yıl yaparak, kamuoyuyla paylaşacağız. Türkçe-İngilizce olarak yayınlayacağımız bu rapor ile OSB’lerimizin ve sanayicilerimizin başarılı performanslarını ulusal ve uluslararası çapta anlatacak etkin bir referans kaynağı da ortaya koymuş olacağız.”Kütükcü, “OSBÜK-OSB Yıldızları-İlk 500 Araştırması”nın Türkiye’de kendi alanında yapılacak ilk ve tek çalışma olacağının da altını çizerek, tüm OSB’lere ve OSB katılımcılarına bu çalışmaya katılmaları, destek vermeleri çağrısında bulundu.OSB’ler artık yaşam alanı Nitelikli sanayi üretiminin yanı sıra teknoloji geliştirme bölgelerinden meslek liselerine, atıksu arıtma tesislerinden kreşlere kadar bir yaşam merkezi haline gelen OSB’lerdeki firmaların anlatılacağı araştırmanın; Cumhurbaşkanlığından, dünya çapında perakende sektöründe faaliyet gösteren büyük mağazaların satın alma yöneticilerine kadar geniş bir kitleye ulaştırılacağı belirtildi. OSBÜK-OSB YILDIZLARI ilk 500 Fı̇rma Araştırması nelere yer verecek? • 2020 yılı OSB’ler Performans Analizi, • 2020 yılı ihracat performansına göre ilk 500 OSB firması • 2020 yılı yurt içi satış performansına göre ilk 500 OSB firması • 2020 yılı en fazla istihdam yapan ilk 500 OSB firması • 2020 yılı en fazla kadın istihdamı yapan ilk 500 OSB firması • 2020 yılı en fazla Ar-Ge harcaması yapan ilk 500 OSB firması • 2020 yılı en fazla yatırım yapan ilk 500 OSB firması • 2020 yılı en fazla patent alan ilk 500 OSB firması • 2020 yılı en fazla dijital dönüşüm yatırımı yapan ilk 500 OSB firması • 2020 yılı alfabetik sıralamaya göre ilk 500 OSB firması

Devamı